Tarih genellikle BTM'yi beceriksiz ve basiretsiz bir temsilci olarak tasvir eder, ancak bu kalıp yargıların yeniden gözden geçirilmesi gerekir. Üç Krallık döneminde en uzun süre tahtta kalan hükümdarlardan biri olarak, BTM'nin yönetim tarzı belki de daha derin bir bilgelik barındırıyordu.

Geleneksel görüş, BTM'nin yetersizliğinin Zhuge Liang'ın kuzey seferinin başarısızlığına ve Shu Han'ın çöküşüne neden olduğunu öne sürmektedir. Ancak tarihi derinlemesine incelediğimizde, BTM'nin 41 yıllık yönetim döneminin tamamen olumsuz olmadığını görüyoruz. Onun benimsediği 'hareketsiz yönetim' stratejisi, bir bakıma Shu Han'ın istikrarını korumuştur.

Zhuge Liang'ın vefatından sonra, A Dou zorla devlet işlerine müdahale etmedi, aksine Jiang Wan, Fei Yi gibi erdemli bakanlara güvenerek ülkeyi yönetti. Bu görünüşteki 'eylemsizlik' tutumu, aslında Taoist 'do nothing' (wu wei) bilgeliklerini yansıtmaktadır. A Dou, yetkiyi makul bir şekilde devrederek, Shu Han'ın yaklaşık 30 yıl boyunca nispeten istikrarlı kalmasını başardı; bu, bir siyasi zekanın ifadesi olarak kabul edilemez.

Cao Wei'nin güçlü avantajları karşısında, A Dou sonunda teslim olmayı seçti. Bu karar, sonraki nesiller tarafından eleştirilse de, başka bir açıdan bakıldığında gereksiz fedakarlıkları önlemiştir. Bu duruma uygun bir yaşam felsefesi, Taoizm'in 'zayıf olanların hayatta kalma yolunu bulması' düşüncesiyle örtüşmektedir. Karşı konulamaz güçler karşısında uzlaşmayı bilmek, zayıflık değil, aksine hayata saygı göstermek olabilir.

'Le bu si shu' deyimi, A Dou'dan kaynaklanır, ancak bu belki de basitçe vatanı terketme olarak anlaşılmamalıdır; bunun yerine yeni bir ortamda hayatta kalma stratejisi olarak görülmelidir. A Dou'nun hayatı, belki de zor zamanlarda kendini korurken halkın çıkarlarını mümkün olduğunca korumanın nasıl olacağını gösteren benzersiz bir yaşam bilgeliğini sergilemektedir.

Tarihin değerlendirmeleri genellikle kahramanları övmeye eğilimlidir ve sıradan insanların hayatta kalma mücadelesini göz ardı eder. BTM'nin hikayesi, tarihin gerçeğinin hayal ettiğimizden daha karmaşık olabileceğini hatırlatıyor. BTM'yi yeniden değerlendirirken, belki de hayatta kalma ve yönetim üzerine yeni düşünceler edinebiliriz.